İRAN SEÇİMLERİ SONRASI YAPILANMA
19 Mayıs’ta, sebebi toplumun ikna olabileceği şekilde açıklanamayan helikopter kazasında ölen İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin ölümünden sonra yapılan iki kademeli seçimi “Men Türk’em” diyen Mesut Pezeşkiyan kazandı.
Bir Türk’ün Farsların egemen olduğu İran denilen ülkede seçilmiş olması beni bahtiyar etti. Ancak, seçildikten sonar yaptığı ve yapacağı hususlar bizleri bahtiyar edecek mi? O bir muamma… Neden mi? Edinilen tecrübelerimiz vardır. Zira, “Fars devlet aklı” bizim ön göremediğimiz hile ve desiselerle işlemektedir. Onun için Pehlevi Hanedanlığını bilmemiz gerekmektedir.
Pehlevi Hanedanlığı nasıl kuruldu?
Aslen annesi babası Kafkas Türkü olan Şah Rıza Pehlevi‘nin, okuma yazması yoktur. İran’a yerleşince Hollanda büyük elçiliğinde “seyis” olarak çalıştı. Onun farklı meziyetlerini gören Hollandalı misyonerler, Kaçar hanedanlığını yıkmak üzere, önce devleti nasıl yönetmesi gerektiğinin eğitiminden sonra, Kazakistan’a gönderdiler. 1921’de İran Kazak Tugay’nın eski bir tuğgenerali rütbesi. Rıza Han, (1919 yılında Pehlevi soyadını almıştır) 3.000-4.000 kişilik güçlü müfrezesi ile Tahran’a girip Kaçar Hanedanı içinde iktidarı ele geçirmiş, 1925 yılında Ahmed Şah, Kaçar‘ı tahttan indirip kendini Şah ilan etmiştir. [1] Başlangıçta Pehlevi, çağdaşı Atatürk’ün Türkiye’de yaptığı gibi cumhuriyet ilan etmeyi planlamıştı. Ancak İngiliz ve din adamlarının muhalefeti karşısında bu fikirden vazgeçti. [2]
II. Dünya Savaşı sırasında, Temmuz 1941’de güneyden İngiltere ve kuzeyden SSCB’nin İran’a saldırarak işgal etmesi üzerine, Rıza Şah Pehlevi, tahtını oğlu Muhammed Rıza Pehlevi‘ye bırakıp Güney Afrika’ya kaçtı.
Yani, bir Türk ile diğer bir Türk’ü yıkmışlardır. “Men azeriyem.” diyen Musevi de Güney Azerbaycanlı bir Türk’tür. O da Cumhurbaşkanı olmuş, Fars ve molla rejimi sayesinde Türklere çok büyük eziyetler etmiştir. Türkler için son zamanlarda bazı serbestlikler getirmesi, onu halen ev hapsinde tutmasına neden olmuştur.
Gelelim Mesut Pezeşkiyan’a; Pezeştiyan, hem Türkçe hem Kürtçe hem Arapça ve hem de İngilizce’ye vakıftır. Bu onun en büyük avantajıdır. İran denilen ülkede, ”Türk’üm” demek, son derece sakıncalı… (Ancak, “Azeri’yim” demekte bir beis görmüyorlar.) Bunu hemen her platformda dile getirmesi, biraz düşündürücüdür…
Pezeskiyan’ın cumhurbaşkanı seçilmesi, öncelikle bir Türk milliyetçisi olarak beni ziyadesi ile memnun etmiştir. Zira, İran’daki Türklerin millî şuur motivasyonunu arttırmıştır. Ancak, kahir ekseriyetle seçimleri protesto eden Türklerin mesajını önemsememizi gerektirir. Çünkü, Fars ve molla diktatoryasına güven duyulmamaktadır.
Bu çerçeveden değerlendirdiğimizde; Pezeşkiyan, kurduğu kabinenin tamamı, “Fars ve Molla Rejimine” “rijit” bir şekilde bağlı olanlardan oluşmaktadır. Bakanlıkların bünyesinde görevlendirmeler henüz tamamlanmamasına rağmen, onlar da aynı ile kabinedekiler gibi Fars ve molla rejimine bağlıdırlar… Daha sonraki gelişmeleri hep beraber izlerken, edindiğimiz sağlıklı bilgileri paylaşacağız. Aynı zamanda Pezeşkiyan’ın politikalarını takip edeceğiz.
Suriye ve Irak’tan getirilen Kürt yerleşimcileri Güney Azerbaycan’dan çekebilecek mi?
Türklere kendi dilleri ile eğitim hakkı tanıyacaklar mı?
Hem Yahudiler, hem Araplar hem de Kürtler bu hakları kısmen de olsa kullanabilmektedirler.
Türklerin Pezeşkiyan’dan beklentileri, ekonomik yönden desteklenmek değildir. Türk bakiyesi olan tarihî ve kültürel eserlerin yok edilmemesi ve Türklerin kültürel ve Türk dili ile ilgili haklarını tanımasıdır.
Sonuç olarak Pezeşkiyan; her yönden sıkışmış molla rejimi için “can simidi” görünümündedir. Esasen Güney Azerbaycan’ın Urmiye şehrinden olması ve Türk olmasına ragmen, Mahabat’ta (soğukbulak) doğmuş olması, Kürtlerin teveccühünü kazanmıştır. Zira, seçim süresince onlarla da, Kürtçe iletişimde olmuştur. Kunduz bölgesinde babasının kamu görevlisi olması sebebiyle gençliğinin orada geçmesi, Arapça’yı öğrenmesi ve onlarla Arapça iletişimde olması, Arapların da teveccühünü sağlamıştır. Protestoya katılmayan Türkler de onu desteklemiştir. Fars ve molla rejiminin karşı çalışma yapmaması, kazanmasını sağlamıştır. Pezeşkiyan; oportinis bir politika izlerken, Fars ve Molla rejimi pragmatik davranmışlardır.
Pezeşkiyan, sağlık bakanı olduğu zaman molla rejimine aykırı politikalardan sebep, görevden alınmıştır. Bu durum, bize biraz umut vermektedir. Zira, tepkici ve “protest” bir politikacıdır.
Umarım, endişelerimizde haksız çıkarız. Zira, İran’daki gelişmeler, Yahudi politikalarını besleyen ve destekleyen yönde seyretmektedir.
Nesim YALVARICI
Eğitimci / Badminton Millî Takım Antrenörü
1-“ Mashallah Ajudani”. Ajoudani
2-“ Curtis, Glenn E.; Hooglund, Eric. Iran: A Country Study: A Country Study. Government Printing Office. p. 27. ISBN 978-0-8444-1187-3.