YÂREN MECLİSLERİ ve AHİLİK’TE 24 ve 32 SAYILARI
Çankırı denince akla Yâren gelir. Ama, artık neredeyse Ahilik gelmeye başladı, çünkü öyle lanse ediliyor. Her ikisi de Türk millî kültürü içinde yer etmiş olması, bu kurumlarının ayakta tutulması ve yapılarında Türk inanç ve ahlak değerlerinin aynı coğrafya ve nerdeyse aynı çevrede varlıklarını idame ettirmeleri, aynı düşünce, aynı anlayışla gelişim gösterdiklerinden benzer yönleri çok olabilir; fakat ikisi tamamen farklı düşünce, farklı felsefe ve farklı yapılanma gösterir.
Bu yapılanma bakımından Ahilik ile Çankırı Yâren Meclisi‘nin tamamen farklı bir statü gösterdiği görülür. Bu farklılık, ayrı amaçlar içermesi bakımından da doğaldır. Ahilik, tamamen TİCARÎ amaç üzerine teşekkül ederken, Çankırı Yâren Meclisi daha üst düzeyde İNSAN YETİŞTİRMEYİ amaçlayan bir teşkilat yapısı oluşturur.
Ahilikte esnaf, sanatkâr / zanaatkâr, ticaret üzerine bir amaç için var olduğu halde, Çankırı Yâren Meclisi’nde o amaçlar yoktur.
Ahilik’te yârenlik kendi içinde oluşturulan bir etkinlik iken, Çankırı Yâren Meclisi kendine has, başlı başına bir teşkilat yapısı ile vücut bulur. Ahiliğin ana amacı ticaret, Çankırı Yâren Meclisi’nin ana gayesi ise kâmil insan yetiştirmektir.
Ahilik’te, Çankırı’da 32 esnafın varlığından ve her birinin kendi bünyesi içinde organize olarak teşkilatlandığından bahsedilir. Oysaki, bilhassa Çankırı merkez yâren meclislerinde kesin olarak 24 yâren vardır. Öte yandan, Ahilik’te, her mesleğin lideri olarak karşımıza bir meslek erbabı çıkarken, yâren meclislerinde meslek değil, iyi huy, iyi ahlak, inanmış, kötü alışkanlığı olmayan insanlardan tezahür eder. Yani, Ahilik’te meslek kesinlik kazanırken, yâren meclisinde bu ön şartlardan biri bile değildir; bırakın onu şartlar arasında hiç yoktur.
Ahilik’te, akşamın boş vakitlerini değerlendirmek, tabir caizse yârenlik yapılması ile yâren meclisi arasında çok büyük fark vardır. Benzerlik olarak sunulan meslekte çalışanların, Ahi Baba Vekilinin minderinin altında biriktirilen para ile gerçekleştirilirken, yâren meclisinde ne para toplam ile ne de hibe yoluyla bu söz konusu değildir. Yârenler kendi bütçelerini gözden geçirir, yiyeceklerini, içeceklerini önceden belirleyip bir karara varır ve ocak yakmaya öyle başlarlar. Bu konuda aldıkları karar kesin olarak uyarlar ve artı bir harcamayı hiç biri yapamaz. Bunlar içinde sadece Büyük Başağa ve Küçük Başağa bu şarta bağlı değildir.
Sonuç olarak; Çankırı’da 32 çeşit esnaf kuruluşu vardır. Bunları Ahi Baba Vekili olan zat yönetir. Her ne kadar ahlâki değerleri ön planda tutsalar da, ilk etapta amaçları ticarettir. Onlar akşamları değerlendirmek amacıyla sohbet / yârenlik yaparlar, bunun masraflarını da çırakların Ahi Baba Vekilinin “minderinin altına bırakılan paralarla” gerçekleştirilir ve günlük harcamalarını bu para ile yaparlar. Bunu da meslekteki ustalarının önderliğinde gerçekleştirirler.
Çankırı Yâren Meclisi’nin ilk dönemlerinde akraba olan birkaç kişi bir araya gelerek kurarlar. Aslında bu gelenek hala geçerlidir. Akraba olmasa da yakın arkadaş, dost, birbirini çok yakından tanıyan, aynı çevrenin insanları tarafından kurulur. Meslek aranmaz. Ahlakî ve maddî durumu elverişli olanlar bir araya gelerek kurarlar. Aralarında para toplama yoktur. Günlük ya da belirsizlik yoktur, haftanın belli bir gününde toplanır, bunu süreklilik haline getirirler, etkinlikleri zamanla da sınırlıdır. Aslında seçilen zaman, günümüz açısından bakılıp değerlendirildiğinde sırf kış aylarının eğlencesi görünümündedir, fakat Türk kültürü açsından bakılırsa, seçilerek uygulanan zamanın, Türk tarihinde baskınlar yapılarak devletleri bile yıkan bir tarihi altyapı gösterdiği görülür.
Öz olarak; Çankırı Yâren Ocağı 24 kişi ile vücut bulur, bu eğer Ahilikten kalma olsaydı, her esnaftan bir temsilci olurdu ve dolayısı ile Yâren sayısı 24 değil 32 olurdu. Çünkü Ahilik’te her esnafın bir yiğitbaşısı vardır ve bunlar da 32 esnafı temsil etmesi gerekirdi.
Sözün kısası; Çankırı Yaran Meclisi’nin Ahilikle zerre kadar ilgi ve alakası yoktur.
27 Kasım 2024
Sadık SOFTA
Eğitimci / Şair / Yazar