SİYASETTE ÖLÇÜ VAR MI?
Farabi’ye göre; ölçülü olmak, sevgiye tâbidir. Ölçü olmadan, adaletsizliklerle, toptan imhalar, cadı avları, kin, nefret, hukuksuzluklar, ölçüsüzlüğün sonucudur. Adalet, uç noktalarda gerçekleşmez. Ölçü, adalete ve insanlara ait olması gereken “orta yol” dur. İnanç ve bilim, yer ve gök arasında, eğer bir düzensizlik ve uyumsuzluk varsa, ölçü olmasaydı, kargaşa çıkar, alem son bulurdu diyor.
Yaratan’ın gücü ve kudreti, yarattığı her şeyde, bir denge, ölçü gözetmiştir. Her alanda, yaşantıda, sanatta, ahlakta, dinde, dilde, davranışta, yönetimde, felsefede, sağlıkta, her şeyde, siyasette, insan hayatında, ölçülü olmak değerli bulunur.
Halk tabiri, bir şeyin aşırısı zararlıdır denir. İnsan da, her şeyin ölçüsüdür. Bu sebeple, bilginler, bilgeler, edipler, ölçülü olmak üzerine çok düşünceler sunmuşlardır. Sağlıkta, yeme içmede, hep ölçü konuşulur. Azı karar, çoğu zarar tabiri bundandır. Peki siyasetin, bugünün temsilcileri, bunu niçin düşünmezler? Haksız kazançlar, güç elde etmeden önce, parmağındaki yüzüğünü göstererek, Karunlaşan, Harunlar görünümlü aldatıcılar, tek varlığım yüzüktür diyen, siyasetçinin ölçüsü nerde kaldı?
Ölçü; düşünme, görme, bilme, yaşama, ahlak işidir. Sokrates, ”Bir insan, orta yolu bulmayı bilmelidir, her iki taraftaki aşırılıktan kaçınmalıdır.” der. Ahlaklı ve ahlaksızlık arasındaki tercihin ölçüsü adalettir. Dengeli ve ölçülü kişi, nefsine hakim olandır. Arzusunun da, sahip olduğu gücün de, efendisidir. Hırsızı, zalimi, adaletsizi değildir. Şahsiyet sahibi hür bireydir. Kirliliğin vesayetinde ve tercihinde değildir. Hayatın sunduğu, olgular karşısında ahlaklı olmaktır.
Dinle, ideoloji ile, her kılık ve düzene girmekle, münafıklıkla ölçüyü kaybetmek, zevkle işlediği suçların mahkumu olur ki, bu zevk, bunları öldürür. Ölçülü olmamak, korkmak, taviz vermek, soygun yapmak, kirlilere ortak olmak, hak yemek günü kurtarmak değildir. Neyin yanında, neyin karşısında olduğunun bilinmesidir. Her devrin adamı değil, her devirde adam olmaktır. Aklın, bilimin, demokrasinin, hukukun, ahlakın rehberliğinde vicdanını dengeleyerek hareket etmektir. Sözlerinin arkasında durmaktır, uygulamaktır.
Düşünürler, bireyin ölçülü ve dengeli bir hayat yaşayarak, mutluluğa ulaşılabileceğini, bunun da ancak, adaletli ve ahlaklı bir yönetimle, siyasetle olacağını belirtmişlerdir. Farabi’ye göre, bir toplumun mutlu olabilmesi için, idarecilerin erdemli olması gerekir. Siyasetin erdemli bir siyaset yürüttüğü toplum fertleri de erdemli olunca, toplumsal bir erdem ve sevgi oluşur, kargaşanın önüne geçilir.
Siyasetin ölçüsü kirlilik ortaklığı, ahlaksızlık, çıkarcılık değildir. Ölçü, önemlidir. Her şeyin fazlası da, azı da zararlıdır. Yapanı da, yapılanı da zehirler. “Ölçü ve Erdem”, yeni siyasetin rehberi olsun. (10-08-2024)
Kemal ALBAYRAK
20. ve 21. Dönem Milletvekili