Tarih boyu savaşta ve barışta askeri strateji ve yönetimi, çok yönlü olarak sürekli geliştirilmiş ve değiştirilmiştir. Son paylaşım savaşlarından bu yana gelişen en etkili alanlardan birisi de algı yönetimi ile psikolojik harp teknikleri olmuştur. Bilim ve teknoloji silah sanayi ile birlikte paralel ilerlerken stratejik olarak yenilenen psikolojik harp tekniklerinin kitlesel ve stratejik hedeflerde özellikle zihin kontrolü alanındaki etkinliği her geçen gün artmaktadır.
Bu doğrultuda dünyanın önde gelen kuruluşlarının sahip olduğu The Economist dergisinin 2025 yılı kapak fotoğrafları analistler tarafından her yıl dikkatle incelenmektedir. Derginin kapağında ve içeriğinde yansıtılan mesajlar yıl boyu beklenen ya da planlanan gelişmelerin, trend başlıklarını ana hatlarıyla çeşitli sembollerle mesaj olarak resmetmektedir. Daha algısal bir dille kamuoyunda merak uyandıracak tabirle The Economis’in 2025 yılı kehanetlerini açıklıyoruz efendim…
Genel olarak yorumcuların ve analistlerin ortak fikri merkezde bir yüz ifadesinin olduğu, 2024 yılı kapak resmine atıfta bulunan bu yılın kapak görseli benzerlikler gösterse de 2024 öngörülenin sonucunda yeni bir yol haritası çiziyor. Geçen senelerde olduğu gibi yine nükleer tehditler, yapay zekâ, elektrikli arabalar, Rusya Ukrayna savaşında kullanılan füzeler, Trump’ın başkanlığı, Çin’in ticari geleceği, seçimler ve dikkat çeken Satürn simgesi üzerinden pek çok yorum yapıldı.
Kapak üst başlıkları, bize konunun özeti olarak planların perdelerini aralıyor.
“Donald Trump returns. The global consequences. Trade wars A terrifying prospect geopolitics What now for Americans allies. İmmigration the coming border crackdown climate Time to talk about geoengineering. Crunch year for AI will the sıtrn gamble pay off?”
(“Donald Trump geri döndü. Küresel sonuçlar. Ticaret savaşları Korkutucu bir ihtimal jeopolitik Amerikalılar müttefikler için şimdi ne olacak. Göç yaklaşan sınır baskısı iklim Jeomühendislik hakkında konuşma zamanı. Yapay zekâ için kritik yıl, bu kumar işe yarayacak mı?”)
Trump geri döndü derken kapağın merkezinde yer alması, dünyanın da merkezinde olarak etrafında gelişen veya gelişmesi muhtemel olayları bir bir sıralıyor. Öncesinde Trump ve Bidon bir arada başkanlık pozu verirken şömine ateşinin yandığını dip not olarak hatırlatmak isterim.
Kapakta sembolleri daha ayrıntılı ve dikkatle incelediğimizde, karşımıza daha derinlikli nitelikli senaryolar ve kendilerine göre tutarlı planlar çıkıyor. Renkler ana temada, arka planda geçen seneki kapak renklerine nazaran kırmızı ve siyah ağırlıklı. Güç, korku ve otoritenin saldırgan bir sofistike kurgu ile kan, ateş ve dinamizm değişkenliği vurgulamakta.
Sembollerde ilk olarak Kapak görselinin tepe noktası Satürn ile başlayalım. Satürn hem astronomi, hem astrolojik hem ezoterik hem de mitolojik anlamda çok yönlü bir durumu simgeliyor.
Satürn, astronomide Satürn veya Eski Türkçedeki adıyla Sekentir ya da Sekendiz, Güneş’e en yakın altıncı gezegen ve Jüpiter’den sonra Güneş Sistemi’ndeki en büyük ikinci gezegendir. Pagan dine mensup eski Yunan mitolojisinde Medusa ve Satürn ilişkisi kıskançlık, intikam, güç, değişim ve dönüşüm, lanet ve kader, korku ve dehşet olarak imgelenir. Astrolojik açıdan Satürn disiplin, sınırlar, sorumluluk ve zamanın geçişi ile ilişkili bir gezegendir. Genellikle kronos-zaman, döngü, dönem, kısıtlama ve zorluklarla bağdaştırılsa da, aynı zamanda olgunlaşma, sabır ve başarı için gerekli olan temel yapı taşlarını temsil eder.
Bu doğrultuda Satürn ile bize anlatılmak istenen kapak temasında bizlere sunulan her figürün bu eksende değerlendirilmesi üzerine kurguludur. 2025 yılı yenidünya düzenine belirli bir zaman aralığında pek çok açıdan pek çok etkenin kontrollü, pek çok alanda sınırlandırmalar, güç savaşlarında korku ve endişenin tırmandırılarak kaosu besleyeceğini ve güç dengelerinin el değiştireceğini vurgulamaktadır.
Her görsel farklı imgelerle bir kompozisyon sunarken, görsel karakterlerde kimilerini kırmızı çerçeve ile sınırlandırmakta. Bu sebeple kırmızı çerçeveli olan figürleri daha dikkatli incelemek gerekir.
Kapağın merkezinde Trump, kırmızı çerçeve ile sınırlandırılmış, seçimlerle Satürn ile Trump döneminin başladığını ve bu dönemde kendisine bir şans daha verildiğini ancak kontrollü ve sınırlı hareket edebileceğini vurgulamaktadır.
Trump’ın hemen sol yanında bir elektrikli araç yer alıyor. Geçen yılın kapak görselinde kullanılan elektrikli araçlar çağın gereği olarak enerji kapasitelerini güncellerken bir önceki neslin yetersiz kalması nedeniyle işlevselliği tartışılır halde. Ayrıca enerji kaynakları ve sorunsalına da sürdürülebilir bir çözüm üretilemediği için yine km ve ücret kısıtlamaları ile kullanıcılar sınırlandırılmakta.
Satürn sembolü alt sol tarafında bulunan güneş patlaması görseli ile yanında karanlık bir metropol şehir bulunan görsel tamlama enerji kısıtlamalarına sebep olarak gösterilerek dijitalizm kontrol altında tutulacak.
Çin ekonomisine bu sayıda da yer veren dergide Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve arkasında 1 ve 0’lardan oluşan dijital veriler ile karşısında para birimi Yen yanındaki düşüş grafiği ile Amerika haritasının bulunduğu karede yine kırmızı çerçeveler ile sınırlandırılmış. Arka planda kafes örülmüş haliyle Trump’ın vergilendirme politikaları ile düşüşe geçeceğini öngörüyor.
Hemen alt satırda soldan sağa Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’i görüyoruz. Altında çatırdamış sandık görseli, yanında nükleer tehdit sembolü göz içinde. Dergi içinde “Ursula von der Leyen’in aşırı sağla başa çıkmak için yeni bir doktrini var, Avrupa Komisyonu’nun patronu ikinci dönemine başlıyor” konu başlığı ile 27 Kasımda 2029’a kadar komisyon başkanlığı görevini yürütecek. Sandık kırık. Siyasi değişimlere dikkat çekilirken, Neden Ursula? Avrupa’nın Rusya’ya yönelik yaptırımları, enerji fiyatları ve kıta ekonomisi üzerinde baskı yaratmış, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı harekete geçirmişti. Altta bulunan elektrikli araç, batarya ve üretim ağları olan fabrikalar ile de kompozisyon yine destekleniyor. Von der Leyen, Joe Biden, Volodymyr Zelensky, Christine Lagarde ile ortak temaslarda bulundu ve sosyal ağlarda aktif olarak yer aldı. İşte bu yüzden yan tarafında bir nükleer tehdit simgesi ile karşı karşıya. Zelensky ile temasları sebebiyle de aynı tarafta yer alıyor, etkinliği azalan Zelensky alt köşede elindeki kozlar vurgulanarak kapakta yerini alıyor. Yeşil Mutabakat – karbon ayak izi kontrollü kitlelerin enerji tüketimlerini çeşitli yöntemlerle sınırlamaya devam edecek.
Kapağın aynı satırda sağ tarafında, Trump’ın hemen üzerinde dolarda bulunan eski Amerika başkanı Benjamin Franklin’in gözünün bir yanında yükselen endeks grafiği diğer yanında sürecin yeni başladığını ifade eden dolu bir kum saati, arka planda yine bir duvar efekti görüyoruz. Trump’ın etrafında bir füze, irili ufaklı dolar sembolü, yine Benjamin Franklin’in burnu bulunmakta. Uzun yıllardır süren ekonomik savaşların artık savaş ekonomisine dönüşerek büyük sıfırlamanın gerçekleşeceğinin zamanı geldiğini anlatıyor. Bu yeni bir dönem ve tüm stratejiler para döngüsünün çökmesi sebebiyle nihai bölgesel ve kaotik savaşların siyasi otorite ve figürlerin değişimleri ile birlikte bir dengeye varılmasının hedeflendiğini ortaya koymakta. Amerika ekonomisini besleyecek ve paylaşım savaşlarını yönlendirecek olan Trump politikalarını belirlerken bu süreçte yalnız olmayacak.
Dünya savaş ekonomisine girerken yeni bir tehdit ile de karşı karşıya kırmızı bir enjektör ile bu sefer Asya ve Avrupa haritalarının bulunduğu dünya görseli kırmız arka fon ile yine bir atom görseli ile gen teknolojilerinde yapay zekâ destekli gelişmeleri bir tehdit olarak görüyor.
Ayrıca Dünya görselinin hemen alt kısmında Putin’i görüyoruz. Avrasya’nın dizaynında etkili lider Putin Trump gibi kırmızı çerçeve ile sınırlandırılmış görüyoruz. Sol tarafında bir metin var metni oluşturan kelimeler dağınık vaziyette olsa da “responded, prepared, it was, remembership, mother, taken when…” Üyelik, kabul, hazırlık tamam, ne zaman gibi ifadeler göze çarpmakta. Putin’in hemen yanında olması ve Dünya görselinde Asya ülkelerinin bulunması Brics üyeliklerine birleşme ve gönderme şeklinde yorumlanabilir. Putin bölgesinde nükleer bir patlama görselini de görüyoruz, nükleer koz ve senaryolar yıllarca dergide kapak konusu olmuştur. Tansiyonu yüksekte tutmak adına büyük savaşın ana sembolü nükleerler.
Gelelim kapağın tüm dünyayı ilgilendiren en alttaki görsele, Jane Austen’a ait. Güçlü kadın karakterleri temsil eden İngiliz roman yazarı. Jane Austen, arka planda kırmızı duvar ve sol kırmızı tek yumruk simgesi. “The Economist” dergisi, Jane Austen hakkında genellikle onun eserlerindeki ekonomi, toplumsal sınıf ve bireysel tercihlerin maddi temellerine dair derinlikli analizleri vurgular. Ölüm yılında kadın konularını elinde daima bir koz olarak kullananlar, neden kadın hakları ve devrimi bir arada kullanırlar. Kadına şiddet konusu kasıtlı tek bir koldan ele alınır. Şiddet esas konu iken kadına dayatılarak meşrulaştırılır. Kadın haklarından bahsedenler en çok suiistimal ederken düzenlemeler hiçbir zaman samimi bir hal almamıştır. Nitekim sorunlar çözülsün derken daha çok büyümüştür. Toplumsal şiddetin ana kaynağı toplumun değişen ve bozulan yapısının da dayanak noktası ekonomidir. Şiddetin çok yönlü oluşu hep göz ardı edilir, kadına, erkeğe, çocuğa, doğaya, hayvanlara… Esas olan nokta toplumlarda kutuplaşma ayrışmanın çok boyutluluğu bunu hep kaçırıyoruz.
Bu konuya daha sonra uzun uzun değineceğim. Ancak, dergi devrimin simgesi olan sol tek yumruk ve kadın yalnızca kadın hakları ve savunuculuğu yapan yazarlardan Jane Austen’ı anmak adına kullanmasa gerek. Bakın İran’da gelişen olaylar Kadınlar açısından çok ilginç değil mi? İran’da bir rejim değişikliği söz konusu ve bunu yine kadınları kullanarak yapacaklar. Kadınların özgür iradelerini kullanım haklarından bahsetmiyorum, molla rejimini de savunmuyorum asla… O da ayı bir konu olarak Laiklik ilkesi ve Türk töresi üzerinden ele alabileceğim bir konu. Kaldı ki bir kadın olarak haklarımızın farkında olan bireyleri top yekün bir seferberlik halinde şiddetin tamamına karşı olmakla yükümlü tutuyorum. Toplumun bel kemiği kadınlarımızın özellikle belirli başlı odak noktalarınca küresel anlamda bir yem olarak kullanılmalarına karşıyım.
Bu arada tek yumruk da kırmızı çerçeve ile sınırlandırılmış ve kontrol altında olduğunu gösteriyor. Arka planlarda ağırlıklı olarak dijital ikonlar, yapay zeka, devreler, duvarlar, tel örgüler ve kaos desenleri mevcut.
Özetle The Economist dergisi 2025 yılı kapak görselinde bizlere diyor ki, kaosa hazır olun. Dünya çapında kontrollü bir değişim ile yeni düzene savaş ekonomisi ile geçmeyi planlıyoruz. Tüm gelişmeler kontrolümüz altında, siyasilerin, devrimlerin, savaşların, teknolojinin, paranın kontrolü bizde… Empoze etmeye çalıştıkları, algı teknikleri ve alt elemanları ile birlikte bunu her yıl size hatırlatıyoruz….
Peki, biz ne yapıyoruz? Yeni nesil savaş yöntemlerinden yumuşak güç ile ülkelerin diplomasi, stratejik iletişim, kültürel ilişkiler ve politikalar, ekonomik ilişkiler ve insani yardım gibi yollarla diğer uluslararası aktörlerin politikalarını etkileyebilme kapasitesi karşısında ne gibi önlemler alıyoruz.
Geldiğimiz noktada durum ortada… Suriye, İran, Güney Kore şimdi de Fransa’da işler karışıyor. Hala bir umut varken tüm vicdanlara doğru safta yer almaya davet ediyorum. Adalet, Barış, Huzur ve İnsanın İnsanca yaşayabileceği toplumlar var olabilir, geçmişte olduğu gibi yarınımızı yine yeniden hep birlikte akıl, bilim ve vicdan ölçüsünde inşa edebiliriz…
Bizim bakış açımız, hedef ve istikametimiz daima Türk’çe olacaktır.
Saygılarımla,
Güneş Altuner
04.12.2024