CUMHURİYETİN TEMELİ MİLLÎ KÜLTÜRDÜR.
”’Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.’‘, ” Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli Millî Kültürdür.” Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, devletimizin kurucusu Gâzi Mustafa Kemal ATATÜRK böyle demiş idi.
Peki, öğretmenlerin tamamı bu iki esas üzerinde eğitildiler ve yeni nesilleri bu esaslara göre eğittiler mi?
Millî kültürümüze sahip çıkan, öğrencilerini bu esasa bağlı kalarak eğiten öğretmenlerimize kim ne kadar sahip çıktı?
Millî kültürümüz ötelenerek, millî eğitimimizi, önce; Roma, Helen ve daha sonra Marksist, Katolik, Ortodoks, Protestan,siyonist, Evanjelistlerin elinde sözde tarikatların pompaladığı, dinî diyerek, Acem ve Arap kültürüne kimler yönlendirdiler ve veya yönlendirilmesine göz yumdular?
Devletimizi yıkarak yerine, Marksist-Leninist, Maoist veya dinî esaslara dayalı bir devlet kurmak isteyenler ile, milletimizi Kürt, Laz, Çerkez, v.s. diyerek halklara ve sonrada vatanımızı bölmek isteyenlere; fikir hürriyeti, insan hakları diyerek kimler destek verdiler ve vermeye devam etmekteler?
Devletimizin adı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuran Türk milletidir.
Üzerinde yaşadığımız coğrafya, Türk vatanıdır.
Bayrağımız, Türk bayrağıdır.
Ülkümüz, Türk-İslam ülküsüdür.
Hal böyle iken, Türkiye de Türkçüler, Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlâk ve faziletini şiar ederek, yaşayan ve yaşamak isteyenler, yargılanmış, zindanlara atılmış, kurşunlanmış, sürülmüş ve her ne hikmet ise batı taklitçileri, sözde devrimci ve aydınlar tarafından âdeta aşağılanmışlar, ne yazık ki, milliyetçi-muhafazakâr oldukları iddiası ile iktidar olanlarca da yok sayıla bilmişlerdir.
Bugün, millî bir basınımız, sinemamız, tiyatromuz, sinemamız, edebiyatımız var mıdır?
Dün, Çanakkale ve Millî Mücadelemizin arkasında ki din adamlarımız, şair ve ediplerimiz ne kadar tanınıyor, biliniyor, hatırlanıyor, tanıtılıyorlar?
Bu basının sözde Atatürkçü yazarları, hâlâ 1980 öncesinin teröristlerine ağıtlar yakmakta, diğerleri de Atatürk düşmanlığını körüklemekle meşgul,
Siyasî partiler, terör, kan ve göz yaşından siyasi rant elde etme yarışında ve çözüm üretemiyorlar iseler,
Türk milliyetçiliğini siyaset sahnesine taşıyan bir siyasî partinin yöneticileri, kendini reddederek, hamasî sözler dışında çözüm üretemiyor, kendi içinde öz eleştiri yapamıyor, ikazlara aldırmıyor, dün söylediklerin, bugün inkâr edebiliyor iseler.
Millî andımızın okullarda söylenmesi, millî bayramlarımızda törenler yasaklanmış, binlerce yıllık Türk ve İslam kültürü özünden uzaklaştırılır ve arabesk bir kültür hakim olmakta ise.
Milli iradenin göstergesi Gâzi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yetkileri yok edilmeye çalışılmakta,
Kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı, laiklik, demokrasi askıya alınmak istenmekte ise,
Üretmeden tüketen, tarımdan, sanayiye, teknolojiden güvenliğe dışa bağımlı bir ülkede, birde toplumu kamplara ayırarak, ötekileştirerek devletin bekasından söz edilebilir mi?
ATATÜRK, her fırsatta, Türk milletine güvenini dile getirmiş idi. Türk milletine olan güveni başardıkları ile ispatlıdır.
Biz, yüce ve aziz milletimizin, son olarak 15 Temmuz kalkışmasında gösterdiği direnişte olduğu gibi, İYİ BİR TÜRKİYE İÇİN, Cumhuriyetimizi kazanımlarına, temel ilkelerine sahip çıkacağına inanıyoruz.
Dün Çanakkale’de, İnönü’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da şehit ve gâzi olanların torunları; bugün kutsal vatan topraklarının bölünmemesi, Türk devletinin bekası uğruna en ufak bir tereddüt göstermeksizin vatan hainleri ile mücadelelerini sürdürmektedirler.
Allah yardımcılarıdır.
Selam ve dua ile!
M. Yavuz ELBİRLER
Em. Gn. Md.lüğü E. İsth. D. Bşk.