İTTİFAK, ZOR SANATTIR.
Siyasî partiler arasında ittifak, son derece güç dengeler gerektirir. Adeta ince bir sanattır. Koalisyona hiç benzemez, çok fazla iç içe olmayı gerektirir. Koalisyonlarda taraflar bazı yönetim birimlerini paylaşır, her taraf o birimi kendi parti programına uygun biçimde yönetir. İttifaklarda genellikle büyük olanın iradesinde birleşilir. Artık parti programları, geri plandadır. Eşit olmayan partilerin ittifakında küçük olanın büyük olanda erimesi riski çok yüksektir.
Çok kısa süreli ittifaklarda, hedeflenen yarar elde edilir edilmez uzaklaşmak küçük partinin varlığını korumasında önemlidir. Parti programının çok zıddında büyük bir partiyle yapılan ittifak kısa süreli bile olsa parti tabanını çok olumsuz etkiler. Bir de çok uzun süre ittifakta kalınırsa, büyük parti küçüğe karşı çok özenli davranmaz, benimle olmak, bana minnet duymak zorunda anlayışı ortaya çıkarsa ayrılınamaz hale gelinerek ittifaka mahkum olunur. Ayrılamama, küçük partiyi büyük olanın savunucusu, benzetme uygun olursa koruması durumuna sürükler. Artık ittifakta kalınsa da ayrılınsa da iş bitmiştir. Bu durum, eninde sonunda küçük partinin bitişiyle noktalacaktır.
İyi analiz edilirse şu anda dağılmış olan Millet İttifakı‘nda da kısa süre katılıp hemen ayrılan partileriyle, varlığını büyük partiye borçlu diğerleriyle Cumhur İttifakın da da durumun böyle olduğu görülecektir.
Bunun en güzel iki örneği İYİ Parti ve Yeniden Refah Partisi‘dir. Bu partilerin bir ittifaka katılmalarının doğruluğundan, yanlışlığından bağımsız olarak değerlendirelim.
İYİ Parti, çok uzun süre ittifakta kalmış, sayısız masa toplantıları, binlerce maddelik taslaklar hazırlanmış, hatta toplumda beklenti bıkkınlığı oluşmuş, topluma umut aşılanmış, sonuna kadar birlikte olunacağı inancı yaratılmış; ama sürecin sonunda beklenmedik tepkilerle ittifaka karşı tavır alınmıştır. Ya dönülmez nokta aşıldığı için sonuna kadar sadakatle ittifakta kalınmalı ya da çok daha erken, daha ilk seçim sonuçlanır sonuçlanmaz ayrılınmalıydı. Büyük parti için haksızlık olmaz, o da durumunu ona göre belirlerdi. Konu sonunda ihanet, kalleşlik, Cumhur İttifakı için çalışma yorumlarına dayanmıştır. Sonun başlangıcıdır.
YRP, aynı görüşlere sahip büyük partiyle ittifaka katıldığında tabanının bu yüzden tepkisini görmeyip, gereken yararı elde eder etmez ittifaktan koparak, karşısında yer alarak çok başarılı sonuçlara ulaşmıştır.
SAADET, DEVA ve GELECEK P. ise tabanlarının eğilimlerine ters olan bir partiyle ittifak kurmakla güçlerinin çok çok üstünde milletvekili çıkararak kârlı görünseler bile, bitiş sinyali vermişler, ortak olan tabanlarının YRP’ye yönelmesinin önünü açmışlardır.
Ahmet Salih Erdoğan ERÜZ
E. Öğ. Alb. / Edebiyatçı / Stratejist